Sağlığınızı bozan ne varsa yazabilirsiniz...
GÖRÜŞLER için İletişim formunu doldurunuz.

9 Mayıs 2025 Cuma
06:53
HAVA
DURUMU

 

  
Yaşar Yıldırım Group Florence Nightingale
45 yıldır özel sağlık sektöründe yönetici olarak görev yapan Yaşar Yıldırım öneriyor; "Hastanelerin sınıflandırılması tarafsız bir kuruluşla çoklu katılımla yapılmalı."
18.10.2009

İSTANBUL- Türkiye'de A tipi ilk hastane olan International Hospital'ın kuruluşunda bulunan Yaşar Yıldırım, sahip olduğu deneyimini Alman Hastanesi, Hisar Intercontinental, son olarak  Florence Nightingale Hastaneler Grubu'na da yansıttı. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği'nin de uzun süre Genel Sekreterliği görevini yürüten Yaşar Yıldırım, pozitif ve yapıcı bakış açısıyla özel sağlık sektörüyle  bakanlıklar arasındaki krizlerin çözülmesinde anahtar rol oynadı.
Yazımızda, halen
Group Florence Nightingale'de Genel İdari Koordinatör ve İdari Direktör olarak görev yapmakta olan Yaşar Yıldırım’ın sektöre girişinden, sorunlara bakışına ve bugün yaşanan sıkıntılara kadar geniş yelpazede yönelttiğimiz sorulara verdiği yanıtları sunuyoruz.


* Siz ilaç sektöründe başarılı bir yöneticiyken, özel hastanecilik alanına geçtiniz. Size bukararı verdiren faktörler nelerdi? 
- "Wyeth İlaç Sanayiinde çalıştığım 25 yılda kalite kontrol şefliğinden başlayarak Genel Müdürlüğe uzanan çok zevkli bir süreç yaşadım. 1989 yılında Dr. Said Haifawi İstanbul'da kurmakta olduğu hastane projesinden çok etkilendim. İnternational Hospital gerçek anlamda özel hastane olarak Türkiye'de bir ilk olacaktı. Kazandığım tüm yöneticilik deneyimlerimle özel sağlık sektörüne geçtim ve 15 yıl süre ile International Hospital'in aşarısı için hizmet verdim."

* International Hospital'da uzun yıllar kendi oluşturduğunuz ekiple çalıştınız. Bu ekip birçok özel hastanenin ekibinin oluşmasına da katkı sağladı. Özel sağlık sektöründe sağlık ekibinin devamlılığı, hem hastaya verilen hizmet, hem de hastane açısından nasıl bir değer taşıyor sizce?   
 - "Özel Sağlık Sektörü 1990 yılında ülkemizde yeni oluşan bir sektördü ve deneyimli eleman yoktu. Biz oluşturduğumuz deneyimsiz ama yetenekli genç bir kadro ile uzun yıllar çalıştık. Bu kadro mükemmel bir hizmet anlayışı yönetimini yerleştirdi. Bu kadro oğul vererek diğer özel hastanelere transfer oldu ve orada başarılı yönetimler kurdular. Bizde boşalan kadroları kendi içimizdeki personelle doldurarak hizmette sürekliliği sağladık. İstikrarlı kadrolar, hizmet kalitesinin devamını sağlar 1990 yılında kurulan International Hospital'da 2005 yılında 15 yılını dolduran 70, 10 yılını dolduran 110 personel vardı. Bu genel personel sayısının yüzde 25'ine tekabül ediyordu. Ancak
günümüzde ekonomik krizin hizmet kalitesini olumsuz yönde etkilemesi çok doğaldır. Hasta hem sağlığına ayıracağı para nedeniyle, hem de aldığı hizmet kalitesinden dolayı krizden etkilenmektedir.

* Türkiye'de sağlık personeli açısından sıkıntı çekilirken bir yandan da zincir hastanelerin sayısı artıyor. Bu sizce kaliteyi etkileyen bir faktör mü?   
- "A tipi hastaneler deneyimli ve yetenekli kadroları, güncelleştirilmiş teknolojileri, hizmet kalitesi ve verdiği hizmet çeşitliliği ile öne çıkarlar. Zaaf olarak görmesem de bu hastanelerin idari ve medikal kadrolarında yaşanan istikrarsızlıklar negatif bir unsur olarak görülebilir. Zincir hastanelerin hastalarına vermekte olduğu hizmete bir farklılık olabileceği kanaatinde değilim. Ancak yönetsel bazı zorunluluklardan doğan farklılıklar olabilir."   

* Özel sağlık sektörü Türkiye'de verilen sağlık hizmetinin ne kadarını karşılıyor? İstihdam açısından önemli bir iş veren olduğu söylenebilir mi?   
-"Özel sağlık sektörünün ülkemizde verilen sağlık hizmeti oranı genelde yüz 15 dolayındadır. Ciro da da bu oran civarındadır. Ancak özel sektör iş gücünü çok ergonomik kullanabildiği için iş gücü kullanım oranı yüzde 10un altındadır."    

* Genel Sağlık Sigortası'nın yürürlüğe girmesi sizce sektörü nasıl etkiledi?   
-"Genel Sağlık Sigortası üç ayrı sosyal güvence kurumunun bir çatı altında toplanıp hizmet satın alımının tek elden yönetilmesi olması gereken, yıllarca beklediğimiz doğru bir oluşumdur. Ancak bu oluşum başlangıçta özel sağlık sektörünün gelişmesinde ne kadar olumlu etkisi olduysa bu günkü uygulamalar özel sağlık sektörünün yaşamınınsonlandırılmasında o kadar etkin olacaktır."     

* Özel hastanecilik deneyiminize baktığınızda dönüm noktası olarak nitelendirdiğiniz zaman dilimleri hangileri sizce?   
"Özel hastaneciliğin   dönüm noktası 1990 yılında faaliyete geçen International Hospital ve Florence   Nightingale Hastaneleri'nin başarılarıdır. Bu başarı yatırımcıları cesaretlendirmiş ve yeni A tipi özel hastaneler açılmaya ve zincir oluşturulmaya başlamıştır. 2. önemli dönüm noktası kamu hastalarının özel hastanelerde tedavi olma olanağı sağlanmasıdır. Maliye Bakanlığı'nın tespit ettiği fiyatlara kamu hastaları özel hastanelerin uyguladığı değişik fark ücretlerle hizmet alması sektörün gelişmesini sağlamıştır. 3. dönüm noktası ise Bakanlar Kurulu Kararı ile fark ücretlerinin SUT tarifesi üzerinden yüzde 30'la sınırlandırılması ve Sağlık Bakanlığı'nın 15 Şubat 2008 tarihli
kararnamesi ile özel sağlık sektörünün gelişmesine getirilen sınırlamadır."    

* Hükümetin özel sağlık sektöründe personel alımını, teknoloji ve hastane yatırımını kısıtlayan 15 Şubat kararları özel sağlık sektörü açısından nasıl bir maliyete neden oldu, sektör kısıtlamaları göğüsleyebildi mi?   
-"15 Şubat 2008 tarihli Sağlık Bakanlığı kararnamesi ile sağlık personeli ve yeni kurulacak sağlık üniteleri planlama kapsamına alındı. Kararname içeriği ülkenin sağlık hizmetlerinin ve ünitelerinin ergonomik kullanımı yönünden son derece yararlı olacaktır. Ancak ön izin alınmamış bir çok yatırım planlama kapsamına alındığı için yatırımcıların çok ciddi zararlarına neden olmuştur. Sağlık personelinin planlanmasında tek yetkinin; hem kural koyan, hem denetleyen, hem de hizmet satan Sağlık Bakanlığında oluşu haksız rekabet oluşturmaktadır. Uygulamanın ya tarafsız bir kuruluşa verilmesi veya Sağlık Bakanlığının oluşturacağı komisyonda eşit söz hakkı olacak sivil toplum örgütlerinin yer alması gerekir. Özel hastaneler beklentilerini bulabilmekten çok uzak olduğu gibi yaşamları sürdürebilme kaygısı içindedirler."   

*SGK ile anlaşma yapan özel hastanelerin sağlık harcamalarının artmasına yol açtığına dair görüşler var. Sizce bu iddialar ne kadar gerçekçi? Özel hastaneler yatırımlarına devam edecekler mi?   
 -"Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki örneklerine bakıldığında özel sektör sağlıkharcamalarının yüzde 15-30 ünü temsil etmektedir. Bu nedenle sayıları değil yatak kapasiteleri dikkate alındığında özel hastaneler gelişim sürecini henüz tamamlamamıştır. Aslında planlama ile özel hastanelerin gelişimi kontrol altına alınmıştır. Bu şartlar altında yatırımların devam edebileceğini sanmıyorum. Başlamış olan projeler tamamlanabilir.    

* Özel hastane sayısındaki artış karlılıkla özdeşleştiriliyor. Özel hastaneler günümüzde kar edebiliyorlar mı? Hükümetin global bütçe uygulamasından nasıl etkilenir sizce sektör?
 -"Sektörle yapılan toplantılarda hastanelerin karlılıkları konusunda olumlu görüş belirten hastane sayısı çok az. Özel hastaneler salt öz kaynakları ile kurulmamakta kredi kullanmaktadırlar. Belli oranda kar eden hastaneler kredi geri ödemelerinde zorlanıyorsa elde edilen karın pek önemi olmaz. Dünyadaki "Global Bütçe" uygulamaları bir çok değişik kural içeriyor. Bizde içerik ve çerçeve çok net açıklanmadığı için yorum yapabilmek zor. Olumsuz etkilenmemiz olasılığı var.   

* Özel hastanelerin çoğu fark ücreti sınırlaması, muayene ücreti dikkate alındığında haksızlığa uğradığını ileri sürüyor.   
-"Özel hastaneler fark fiyat ve farklı fiyat uygulamalarında haksız ve çifte standartla karşı karşıyadır. Bir tarafta binası, ekipmanları, personel ücretleri finanse edilen kuruluşlarda bunları kendi öz kaynakları ile karşılayan kuruluşlar aynı düzemde değerlendirilse mevcut haksızlık oluşur."    

* Hükümet hem özel sektörde hem de kamu hastanelerinde sınıflandırmaya gitmeye hazırlanıyor. Özel sağlık sektörü böyle bir sınıflandırmaya hazır mı?   
-"Sınıflandırma taslağını ayrıntılı olarak inceledim. Bazı maddelerin değerlendirilmesinde
oldukça zorlanılacaktır. Ayrıca değerlendirme tarafsız bir kuruluş ile çoklu katılımla 
gerçekleştirilmelidir.

* Türkiye'de genel olarak yaşanan doktor, hemşire ve sağlık personeli açığından özel sağlık sektörü nasıl etkileniyor?   
-"Medikal, paramedikal ve nitelikli sağlık personeli açığını ayrı bir sorun olarak yaşamaktayız. Mevcut personelin en verimli şekilde kullanılmasına planlama yardımcı olacaktır. Sorun; planlamanın verilerine göre yönlendirilecek eğitim kurumları ile aşılacaktır .   

* Özel hastaneler sık sık Sağlık Bakanlığı ve SGK ile geriliyor. Özel hastaneler olmasa Türkiye'de sağlık hizmetleri yürür mü?   
-"Sağlık Bakanlığı, SGK ve özel hastaneleri bir sayacak konumundadır. Ne kadar 'özel hastaneler olmasa da sağlık hizmetleri yürür görüşü' varsa da hiçbir ülke özel sektörü yok sayamaz. Özel sektör ülkelerin geleceğidir. Üç kurum bir araya gelerek eşit şartlarda sorunlarına çözüm aranmalı ve bulunmalıdır. Çözümsüzlük özel sağlık sektörünü geriye götürürken sağlık hizmet kalitesinde sürekliliğinde ve ulaşımında sorunlar yaşanır.   

* Siz uzun yıllar emek verdiğiniz Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği'nden sonra Avrupa Hastane Yöneticileri Derneği icra kuruluna seçildiniz. Bu önemli görevin tanımını 
açar mısınız?   
-"Ben 2003 yılından bu yana Avrupa Hastane Yöneticileri Derneği'nin icra kurulu üyesiyim. 2006 yılında yapılan Genel Kurul'da 2010 yılına kadar aynı göreve seçildim. Her yıl Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde 2-3 kez toplanıyor ve hastane hizmetleri ile tıptaki gelişmeleri değerlendiriyoruz. Türkiyenin de Banu Küçükelle temsil edildiği bilimsel komitemiz önemli çalışmalarını üye ülkeler ile paylaşıyor. 27 ülkenin temsil edildiği derneğimizin üyeleri arasında mükemmel bir uyum ve paylaşım var.    

* Yoğun geçen bir iş yaşamınız var. Özel zamanlarınızda stresinizi kontrol etmek için kullandığınız seçenekleriniz neler?   
-"İş dışında kalan çok kısıtlı   zamanımı ailem ve dostlarımla değerlendirmeye çalışıyorum. İki harikulade torunumla çok özel ve güzel vakit geçiriyorum. Ayrıca hobi atölyemde hafta sonları zaman buldukça çalışıyorum. 45 yıllık çalışma hayatımın tamamı yönetici olarak geçti. Uzun süre çalışma hayatımda stresimi kontrol edebilmeyi öğrendim. Yöneticinin stresi mutlaka alt kadrolara geçer. Kurumsal başarıyı yakalamak ancak stressiz ortamda mümkündür."    
 
 
YAŞAR YILDIRIM KİMDİR? 
1940 yılında İstanbul'da doğdu. Orta öğrenimini Şişli Terakki Lisesi, yüksek öğrenimini İ.Ü. Eczacılık Fakültesi'nde tamamladı. İş hayatına 1965 tarihinde Wyeth İlaç Sanayi'de Kalite ontrol Şefi olarak başladı. Aynı kurumda İmalat Müdürü, Planlama Müdürü, Satın Alma Müdürü, Materyal Müdürü, Teknik Direktör, Pazarlama Direktörü, Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür olarak 25 yıl süre ile görev yaptı. 1990 yılında International Hospital Genel Müdürü olarak özel hastane yöneticiliğine başlayan Yıldırım, sektöre; özerk hemşirelik hizmetleri, hasta memnuniyeti, ön büro hizmetleri, hasta ilişkileri, halkla ilişkiler departmanlarının oluşturulması gibi bir çok yeni konsept geliştirdi. 1993 yılında Alman Hastanesi'nde ve Universal Hospital Groups'un oluşmasında yer aldı. Alman Hastanesi'ni yeniden yapılaştırarak yeni kadrosunu oluşturdu. 1995 yılında tekrar International Hospital Genel Müdürlüğü görevine dönen Yıldırım; International Hospital'in uluslararası düzeyde hizmet veren bir kuruluş olması için çalıştı. 2005 yılında Hisar Intercontinental Hospital'da Genel Direktör olarak görev aldı. Hastanenin oluşumunu tamamladı ve kadrolaştırdı. 2006 yılında Medicana Hastaneler Grubu'nda Grup Genel Direktörü olarak görev yaptı. 2007 yılında Çamlıca Alman Mediresidence Genel Direktörü olarak hastane oluşumunu tamamladı ve çekirdek kadrosunu oluşturdu. Nisan 2008-Aralık 2008 tarihleri arasında Universal Hospital Groups Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Yaşar Yıldırım Mart 2009'dan bu yana Group Florence Nightingale'de Genel İdari Koordinatör ve İdari Direktör olarak görev yapıyor. 1992-2008 yılları arasında Özel Hastaneler Derneği ile Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Genel Sekreterlik görevini yürüttü. Sağlık Bakanlığı Ruhsatlandırma Teknik Komitesinde 2002-2006 yılları arasında özel sağlık sektörünü temsilen Komite üyesi olarak görev yaptı. Halen TOBB Sağlık Konseyi üyesi ve European Association of Hospital Managers Executive Committee üyesi olarak 2003 yılından bu yana görevi yapıyor. Evli ve 2 çocuklu olan Yıldırım İngilizce biliyor. 
Bu haber 8496 kere okundu.
    
Bu Habere Oy Ver :
Toplam 15 ziyaretçiden 4 puan
Diğer Haberler
  • Pfizer Türkiye’nin Hukuk Direktörü - 13.7.2023 22:41:39
  • "Devletin memuru yoksul olamaz" - 9.7.2023 15:14:07
  • Alzheimer nedir? Kimlerde görülür? - 10.9.2022 00:17:02
  • Kalp krizinde 112'yi arama süresi uzadı - 30.9.2021 12:20:33
  • Kronik migrenle mücadele kampanyası başlatıldı - 28.6.2021 12:26:28
  • Korona virüs göz sağlığını da vurdu - 2.2.2021 11:44:17
  • Sağlık habercilerinden aşı haberi uyarısı - 27.1.2021 13:33:09
  • Yakın temaslılarda karantina süresi değişti - 9.12.2020 09:51:52
  • Korona virüs saç da döküyor - 9.12.2020 09:36:01
  • Yaşlanma karşıtı dermokozmetikler cilt kalitesini iyileştiriyor - 7.12.2020 15:38:41
  • Ana Sayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Anket | Künye | RSS | Reklam

    Copyright © 2009 Sağlıkta Gündem