Bitmeyen diyet önerilerinin yarattığı tartışmaya bir yenisi daha eklendi.  Önerileriyle kardiyoloji, jinekoloji, endokronoloji uzmanlarının tepkisine yol açan Prof  Dr. Canan Karatay bu defa da Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ tarafından eleştirildi.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Canan Karatay'ın verdiği diyet önerilerini sert bir dille eleştirerek, Karatay'ın ürünlerini satmak için Aydın'da bir ceviz bahçesi ile anlaştığını iddia etti. Sağlık Bakan Akdağ, 4 ayda 10 kilo vermeyi hedeflediğini söyledikten sonra, kalp ve iç hastalıkları profesörü Canan Karatay’ı da zayıflama konusunda verdiği tavsiyeler nedeniyle eleştirdi. Akdağ, "Böyle bilim adamlığı mı olur?" dediği Karatay için "Yiyin dediği ürünleri internet sitesinden satıyor. Aydın’a gittim, orada büyük bir ceviz bahçesi ile anlaşmış. Bu işleri konuşup da yapmayan kimse var mı? Yılda milyonların üzerinde para kazanıyorlar. ‘Lahmacun yiyebilirsin çünkü ben yedim’ denir mi" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Canan Karatay da hemen medya kuruluşlarına açıklama gönderdi. Açıklamada şu görüşler yer aldı:

“Öncelikle hiçbir dayanağı olmayan, direkt şahsımı hedef alan bu ithamların Sağlık Bakanı tarafından yapıldığına inanmıyorum. İnanmak istemiyorum. Şayet Sayın Bakan'ın böyle bir açıklaması varsa; kendisinin yalan ve yanlış bilgilendirildiğini belirtmek isterim. Halka önerdiğim hiçbir gıdanın hiçbir şekilde ticaretini yapmadım yapmam. Ne bir internet satış sitem var ne de iddia edildiği gibi anlaşma yaptığım bir ceviz bahçesi.”

Tartışmalar Prof Dr Canan Karatay ile sınırlı değil elbette. Bilim insanı olduğunu söyleyen onlarca hekim, televizyonlarda tartışmalı önerilerde  bulunuyor.

Halk sağlığı konusundaki en önemli tartışma maddelerinin başında ne yazık ki diyet geliyor. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ’ın itirazı da çok haklı. Her gün televizyonlarda röportaj verip önerdiğiniz ürünleri de pazarlayan duruma geldiğinizde bilim insanlığı konusu çok açık tartışma konusu haline geliyor.

Biz sağlık habercilerinin önce bilim insanı olarak tanıyıp sonra ürün pazarlayarak tüm bilimsel geçmişini çöpe attığını bildiğimiz birçok hekim var ne yazık ki.

Dünyanın en uzun süren eğitimini tamamlayıp sonra da bu yolun tercih edilmesine inanamıyor insan. Fakat sorun ortada olsa da nasıl baş edileceği konusunda ciddi bir belirsizlik yaşandığı da gerçek.

Sağlık Bakanlığı Şarlatanlıkla Mücadele Kurulu oluşturdu diye hatırlıyorum geçmişte. TTB de bu tip yolları tercih eden hekimlerle ilgili meslekten 6 ay men etme kararı alsa da ne yazık ki etkili olamıyor.

Sonuçta saçma sapan önerilerle ne yapacağını şaşıran vatandaşların bilime de gazetecilere de güveni her geçen gün biraz daha aşınıyor. Bana göre Sağlık Bakanlığı’nın birçok konuda oluşturduğu bilimsel kurulları halk sağlığı alanında da oluşturmasında büyük yarar bulunuyor. Bu kurulların da halk sağlığını olumsuz etkileyen açıklamaları hemen düzeltmesi gerekiyor.