Dünya AIDS Günü etkinlikleri kapsamında 1 Aralık günü etkinliklere katılan kuruluşların prezervatif dağıtmaları bir polemiğe neden oldu.
Toplumda bilinirlik ve AIDS’le mücadele konusunda bilinç oluşturmak amacıyla 1 Aralık Dünya AIDS Günü nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çeşitli etkinlikler yapıldı. Bu etkinliklere öncülük eden Pozitif Yaşam Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Habitat Kalkınma ve Yönetişim Derneği ve Uluslar arası Türk Tıp Öğrencileri Birliği (TurkMSIC) mensupları tarafından 72 kentte toplantılar düzenlendi ve broşürler dağıtıldı.
Toplantılarda “HIV’den korunmanın en etkili yollarından biri prezervatif kullanmaktır” bilgisi üzerinde ağırlıklı olarak duruldu. Etkinliklerin ardından başlayan polemiğe de bu bilgiler ve AIDS’le mücadele kapsamında prezervatif dağıtılması neden oldu.
“PREZERVATİF TEŞVİK EDER”
Antalya’da Akdeniz Üniversitesi’nde AIDS’le mücadele amaçlı etkinliklere katılan öğrencilerin bildiri ve broşürlerle birlikte prezervatif dağıtmaları nedeniyle Milli Türk Talebe Birliği Antalya İl Başkanı İsrafil Hatip “Üniversite öğrencileri bunu istemiyor” başlıklı bir bildiri yayımladı. (Bildirinin tamamı Ayrıntılı Haber sayfamızda yer alıyor; erişim için tıklayınız.)
Bildiride AIDS’in bir ahlaki sorun olduğu belirtilip “prezervatif dağıtılması” eleştirilerek “Prezervatif dağıtarak genç kardeşlerimize bu zevatla sorunsuz cinsel ilişkiyi yaşayabilirsiniz fikrini yaymak da ahlak dışı cinsel ilişkiye teşvikle eşdeğerdir. Çözmemiz gereken sorun tamamen ahlaki bir sorundur. Evli çiftlerin düzenli cinsel ilişkileri sonucu oluşmuş bir tek AIDS vakası duyulmamıştır” denildi.
AHLAKLI_AHLAKSIZ AYIRIMI YANLIŞ
Pozitif Yaşam Derneği de “nefret söylemi içeren” bu sezlvrden üzüntü duyulduğunu belirtti.
HIV/AIDS ile yaşayanlara destek veren Pozitif Yaşam Derneği Başkanı Nejat Ünlü, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yapılan açıklamada Birlik, konuya kendi bakış açılarıyla yaklaşılması gerektiğini, başka bir çözümün olmadığını belirten yorumlar yapmışlardır. Milli Türk Talebe Birliği yetkilisinin sahip olduğu bakış açısı itibariyle tavırlarını doğal karşılıyor, ancak onaylamıyoruz. ‘Ahlak’ gibi döneme, zümreye ve bölgeye göre bile değişebilen bir değer yargısıyla; HIV/AIDS gibi bir gerçekle mücadele edilmeye çalışılması, önleme çalışması değil en hafif ifadeyle ahlak bekçiliği olabilir. Ne yazık ki bahsi geçen açıklamada ahlaklı, ahlaksız gibi bir ayırım üretmiş, umuyoruz ki istemeden, HIV'le yaşayan binlerce genci, bebeği, çocuğu, yaşlıyı, kadını ve erkeği "ahlaksız" olarak tanımlamıştır. Biz bu tip nefret söylemlerini ve ayrımcılıkları kabul etmiyoruz. Biz hastalıkla mücadelenin hastalarla mücadele olmadığını inanıyoruz.”