“Kazdağları yok edilmesin”
Kazdağları’nda yapılacak metalik madenciliğin yörenin doğal dengesini bozacağı ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etki yapacağı belirtildi.
20.11.2012 14:12:21

Türk Tabipleri Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ile Türkiye Barolar Birliği, ortak bir deklarasyon yayımlayarak Çanakkale yöresinde Kazdağları’nda “metalik madencilik” çalışmalarının durdurulmasını istediler.
Yöre halkının bu konudaki direniş ve tepkilerine destek veren kuruluşların temsilcileri yapılacak çalışmaların çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çektiler. Üç kuruluşun temsilcilerinin ortak açıklamasında özetle şöyle dineldi:
“1948'de kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 25. maddesi; "yaşam hakkı" çerçevesinde ‘Sağlık Hakkı’na yer vermiştir. "Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi"nin 12. maddesi de sağlık hakkını tanımlarken, çevre sağlığını ve sanayi temizliğini her yönüyle ileriye götürme ve salgın hastalıkların, yöresel hastalıkların, mesleki hastalıkların ve diğer hastalıkların önlenmesinden bahsetmektedir. Anayasamız, herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı olduğunu belirtirken, çevreyi geliştirme, çevre sağlığını koruma ve çevre kirlenmesinin önlenmesini hem devlete hem de vatandaşa yerine getirilmesi zorunlu olan bir görev olarak vermektedir. Bu nedenle doğa ve insan yaşamı üzerinde olumsuz yönde risk oluşturabilecek bir faaliyete ekonomik değeri düşünülerek izin verilmesi Anayasamızın çevrenin korunması ile ilgili hükümlerine aykırıdır.
Ülkemizde altın madenciliği konusunda yaşanan Bergama tecrübesi birçok gerçeği gözler önüne sermiştir. Ancak on yıl önce yargı kararlarına rağmen Bergama’da sürdürülen yanlış bugün Çanakkale ili ve Kazdağları’nda da inatla devam etmektedir.
Türk Tabipleri Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ve Türkiye Barolar Birliği olarak bizler siyasal iktidarı ve yetkilileri bir kez daha uyarıyoruz.
Siyasal iktidara ve ilgililere sesleniyoruz:
Gelin ilk ağaç kesilmeden, ilk kazma vurulmadan, ölüm çukurları açılmadan, toprağımız ve havamız bozulmadan, sularımız zehirlenmeden ve bölgemiz susuz kalmadan önce bir kez daha düşünün. Bölge hakkında yerel örgütlerimizin ve uzman meslektaşlarımızın hazırladığı onlarca raporu algılamaya çalışın. Yöre halkının haklı sesini duyun. Bölgedeki tüm arama, işletme faaliyetlerini durdurun, ruhsatları iptal edin.
Meslek örgütleri olarak bizler, bu bölgede yürütülen direnişi saygıyla selamlıyor ve sonuna kadar destekliyoruz.
Ve şunu söylüyoruz ki; ne vaat ederlerse etsinler bu güzellikleri görmeyerek yağmalayanları, buna izin verenler ya da görmezden gelenleri, bugün bizler, yarın gelecek kuşaklar asla hoş görmeyeceklerdir.”


www.sagliktagundem.com sitesinden 27.4.2024 01:42:08 tarihinde yazdırılmıştır.