"Gıda denetimi" denetimsiz
Yeni yönetmelikle gıda denetiminden belediyeler çekiliyor. Bu yetki Tarım Bakanlığına veriliyor. Ama böyle bir ekip yok!
11.10.2009 23:36:52
Marmara Belediyeler Birliği ve Lüleburgaz Belediyesi’nin organizasyonu ile “Gıda Güvenliği ve İlgili Mevzuat” konulu eğitim semineri, Lüleburgaz Belediyesi Neşet Aşkiye Çal Salonu’nda gerçekleştirildi. Lüleburgaz Belediye Başkanı Emin Halebak’ın açılış konuşmasıyla başlayan programa, ilgi oldukça yoğundu. Dr. Muhsin Öztürk “Gıda ve Gıda ile ilgili İş Yerlerinin Denetimi” konusunda anlatım yaparken, Yrd. Doç. Dr. Beyza Ulusoy ise “Et ve Süt Ürünlerinde Üretimden Tüketime Gıda Güvenliği” konusunda bilgilendirme yaptı.
 “GIDA MEVZUATI DELİK DEŞİK EDİLİYOR”
Programın ilk bölümünde çarpıcı açıklamalarda bulunan Dr. Muhsin Öztürk, gıda denetimi kavramının, sadece ceza kesmek, işletme kapatmak anlamına gelmediğini; belediyelerin gıda denetimi ile ilgili eğitimleri de kendine sorumluluk alma konusunda önemli atılımlar yapması gerektiğini söyledi. Belediyelerin olmadığı bir gıda denetimi başarılı olamaz diyen Öztürk, “Gıda denetimi hususunda belediyeler oldukça iyi çalışmalar yapıyor. Gıda denetimleri belediyelerin elinden alınıp Tarım Bakanlığı’na veriliyor. Tarım Bakanlığı tabii ki de tek yetkili olsun, bu kabul edilebilir ama belediyelerin tamamen saf dışı bırakılması kabul edilemez. Yeni mevzuat çalışmalarında bu var. Bu uygulama, tükettiğimiz gıdaların, ne yazık ki ‘denetlenememesi’ yolunun açılması anlamına gelmektedir. Böylesine önemli bir yetkiyi, en ufak mecrasına kadar yayılmış, ilgili personelini kurup, eğitmiş bir kurumdan alıp; yeterli personeli olmayan bir kuruma vermenizin mantıklı bir tarafı yoktur. Belediyeler bu işi bugüne kadar oldukça iyi bir şekilde yapmıştır. Umarız ki bir an önce bu önemli hatadan dönülür” diye konuştu.
“KATKI MADDELERİ ÇAĞIMIZIN EN BÜYÜK KÖTÜLÜĞÜ”
Programın ikinci yarısında konuşan Yrd. Doç. Dr. Beyza Ulusoy ise gıda denetimleri ile ilgili teorikten ziyade pratik uygulamaları anlatırken, yapılan denetimlerden iyi ve kötü örneklere yer verdi. Yapılan birçok doğrunun, bazı kritik yanlışları içerdiğini vurgulayan Ulusoy, denetimlere yönelik bilgileri aktarırken doğru ve sağlıklı beslenme adına da bazı önemli ipuçları aktardı. Kızartma gıdaların tüketiminin azaltılması gerektiğini söyleyen Ulusoy, gıdalarda kullanılan katkı maddelerinin, uluslararası çevrelerce kabul görmüş olsa bile, çağımızın en önemli sorunu olduğuna vurgu yaptı. Ulusoy “Gıdalarla bulaşan hastalıklar sadece mikroorganizma kaynaklı değildir. Gıdaların içeriği de oldukça önemlidir. Gıdalardaki hormon takviyesi, gıdalara eklenen gıda katkı maddeleri çağımızın en önemli tehlikesidir. uluslararası makamların onayı olsa bile, henüz tam olarak tanınmayan gıda katkı maddelerinin olumlu yanlarından çok olumsuz yanları da olabilir. Bununla ilgili araştırma sonuçları mevcuttur. Gerekli kurumlar da bununla ilgili tedbir konusunda ise devekuşu misali kafasını kuma sokarak görmezlikten gelmektedir” dedi.

Bir gıdanın hormonlu olup olmadığını anhlamanın zor olduğunu belirten Ulusoy, “Hormonlu gıda çok kolay bir şekilde anlaşılmaz. Fakat şüphe çekebilecek bazı dış görünüş unsuları mevcuttur” dedi. Ulusoy, hormonlu ve gıda katkılı ürünlerdeki en belirgin özellikleri de şu şekilde sıraladı: 
Mevsimi dışında satılıyor olması, nromalde çekirdekli olduğu halde çekirdeksiz üretilmesi, şeklen alışılandan farklı olması, gereğinden fazla büyük veya şekilsiz olması, gerçek tadından farklı bir tatta olması, süngerimsi - vıcık vıcık olması, içinde kararmalar olması.


www.sagliktagundem.com sitesinden 19.4.2024 23:32:47 tarihinde yazdırılmıştır.